Saturday, June 16, 2007

Gelgit'ler

Geliyorum. Gidiyorum. Bu kadar.

Bir gün gitsem de bir daha geri dönmesem. Tüm sular cekilse, kurusa sahiller, köpük köpük kabaran dalgalarin yerini kizgin kumullar alsa. Bir gün gitsem de bir daha geri dönmesem.

Ama yap(a)miyorum. Ben hep geliyorum. Gidiyorum. Bu kadar.

1 comment:

Anonymous said...

Öncelikle mesajın için teşekkürler. Günün anısına bir öykümden bölüm yazıyorum.....
Uzun yağmurların Muson ülkesini terk ettiği gece, kısacık ömrünün nelere kadir olduğunu gören Filinta, hiç çekinmeden çamurlu toprağın üzerine çömelip, bu yıl geç gelen Güneş’e bedenini teslim etti. Belki de farkına varmadan, ufacıklığı geldi gözlerinin önüne. Usul usul rembetiko ritminde geçmişine dönmeye başladı. ‘ Benimle gel, benimle gel’ diyordu Atlas, o da galiba bir önceki cümledeki –de ekinin ayrı yazılması konusunda kafasında oluşan solucanların kuyruklarının boğumlarını sayıyordu.
Sonra, Atlas, Filinta’ya virgülsüz bir dostluk önerdi. Filinta’nın hınzır sırıtması, karşıdaki ulu Andina dağlarında yankı buldu. Akşama doğru, ülkenin oturulabilir, tek çamurlu toprağında, kimsenin oturmadığını görüp sırt sırta ‘ biz olmasak, nasıl düşer bu çocuklar rahime? ‘ şiirini okudular. Hiç olmazsa, onların bedeni vardı ve çürüyecekti şimdi düşünen beyinleri bile, günü geldiğinde.
......
Sevgiyle efendim.
Collector